3- ĀL-İ İMRĀN SŪRESİ
Medine döneminde inmiştir. 200 āyettir. Sūre,
adını 33. āyette geēen “Āl-i İmrān”
tamlamasından almıştır. İmrān, Hz.Mūsā ile
Hz.Hārūn’un babasıdır. Āl-i İmrān, İmrān ailesi
demektir.
Bismillahirrahmānirrahīm
1. Elif Lām Mīm.[1]
2. Allah, kendisinden başka hiēbir ilah
bulunmayandır. Diridir, kayyumdur.[2]
3,4. O, sana Kitab’ı hak ve kendisinden
öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, daha
önce Tevrat’ı ve İncil’i insanlar iēin birer
hidayet olarak indirmişti. Furkan’ı[3]
da indirdi. Şüphesiz, Allah’ın āyetlerini inkar
edenler iēin şiddetli bir azap vardır. Allah
mutlak güē sahibidir, intikam sahibidir.
5. Şüphesiz yerde ve gökte Allah’a hiēbir
şey gizli kalmaz.
6. O, sizi rahimlerde, dilediği gibi
şekillendirendir. Ondan başka ilāh yoktur. O,
mutlak güē sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
7. O, sana Kitab’ı indirendir. Onun (Kur’an’ın)
bazı āyetleri muhkemdir, onlar kitabın anasıdır.
Diğerleri de müteşabihdir.[4]
Kalplerinde bir eğrilik olanlar, fitne ēıkarmak
ve onun olmadık yorumlarını yapmak iēin
müteşabih āyetlerinin ardına düşerler. Oysa onun
gerēek manasını ancak Allah bilir. İlimde
derinleşmiş olanlar, “Ona inandık, hepsi
Rabbimiz katındandır” derler. (Bu inceliği)
ancak akıl sahipleri düşünüp anlar.
8. (Onlar şöyle yakarırlar): “Rabbimiz!
Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi
eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet.
Şüphesiz sen ēok bahşedensin.”
9. “Rabbimiz! Şüphesiz sen, hakkında
şüphe olmayan bir günde insanları toplayacaksın.
Şüphesiz Allah va’dinden dönmez. |
|
[1] Bu
harfler ile ilgili olarak Bakara sūresinin ilk
āyetinin dipnotuna bakınız.
[2] Kayyūm, “Varlığı kendinden, kendi
kendine yeterli, yarattıklarına hakim ve onları
koruyup gözeten” demektir.
[3] Furkan, Kur’an’ın diğer bir adı olup
“hak ile batılı birbirinden ayıran” demektir.
[4] Müteşabih āyetler, manasını ve
hakikatini sadece Allah’ın bildiği āyetlerdir.
Bunların insan zihni tarafından tümüyle
kavranmasına imkan yoktur. Allah’ın sıfatları,
kıyametin ahvali, cennet, cehennem gibi
hususlarla ilgili āyetler ile, sūrelerin başında
yer alan “hurūf-u mukatta’a” bunlardandır. İnsan
ne kadar ēabalarsa ēabalasın, bu āyetleri bütün
yönleriyle anlaması mümkün değildir. Müteşabih
āyetler dışındaki āyetler de muhkem āyetlerdir. |